18 Ocak 2011

Çal Kemancı Çal !

Düşledikçe o'nu bir şarkı mırıldanırsın ya hani istemsiz... İçinde yer edenleri anlatan bir melodidir dudaklarının arasından süzülen, kimi zaman neşeli olsa da gereksiz yere çoğu zaman hüzünlüdür... Benim ise hicran filmindeki Emel Sayın'ın söylediği o şarkı geliyor, hani yüreğindeki tüm o hüzne rağmen gülümsediği sahnedeki söylediği o şarkı...  

Bu gece onu  düşünmemeliyim, bu gece onu hiç sevmemeliyim!  


Çal kemancı, çal... Neşeli bir şeyler çal! Bu ocak olmayı beceremeyen ocak ayının olmadık bir pazartesi gününde beklenmedik çıkan güneşe eşlik edercesine çal! Ben kar yağsın içim buz tutsun, hissetmeyeyim dedikçe içimdeki her şeyi aleve veren bu kahrolası güneşe arka çık sen de! İçimde yaşananların şiddetinden hala organlarım yer değiştirmediyse daha da belli etmem! Sen neşeli bir şeyler çal içimdeki tüm ölülere, tüm ölü eski sevgililere...

"Hangi sevdanın üstüne yağmur yağsa, biz onu aşk belliyorduk." demişti ya yazar - şair artık her kim ise, hani biz de okuyup başkalarının aşklarını düşlemiştik. Aklımıza kendi aşkçıklarımız gelmemişti. Bir sürü ölü sevda yatıyordu işte bu yüzden içimizdeki bataklıkta -içimdeki bataklıkta- . Aaah bu dünya batamadı gitti, bu atmosfer bir türlü kusamadı bizi. Sevmekten yoksun aşk adamıyız biz, birer sera bitkisi... Oysa eskiden ne güzeldi, çok uzak da değil ilk sevişmelerimiz. Demlene demlene konuşuyor, seviyorduk. Hemen sevişmiyorduk, elma yemek için mevsimini bekliyorduk. Sonra ne oldu bilmiyorum. Belki saflığımızı kaybettik ya da baştan beri bu ilişkinin tek safı bizdik. Birileri bizden önce saflığının acısını çekmişti acı çekme sırası bizdeydi. Bir taç töreni edasıyla devrettiler bize bencilliklerini ve herkes gibi bizlerin de yaşam alanı çift kişilik bir yatağın çevresinden ibaret oldu. Artık sadece yatağa yakışanları seviyorduk yürekler demodeydi. Öpüşürken özlediğimiz aşkın tadı değildi artık zevkimize uyan o ıslaklıktı. 

Aşkı unutmuştuk soran olursa yanıtlarımız hazırdı; " Aşk vahşiydi sevgilim, iki delinin savaşarak tutkuyu bulmasıydı. Ama sen aşık olamayacak kadar kırılgandın!..."  Bu yüzden kavuşmaları değil ayrılıkları bölüştük. Ekmek arası acılarımızla yaşamayı öğrendik. Bir çoğumuz içimizdeki bataklıkla barıştı. Yaralar üzerine sıva çekti. Dış cepheyi süsledi komşulara karşı içerdeki çatlaklıklara inat birilerine deprem olmayı seçti. Ve ağızlarda aynı laf çal kemancı çal, neşeli bir şey çal...

Elbet unuturum zor olsa da diyor ya Emel Sayın, unuturum... Hoşgeldin bile diyebilirim eski sevgililerime ama sen hariç! Hepsini sevdim, belki bir salak gibi hepsine kör kütük aşık da oldum ama sen... Bir tek sen hariç ! İçimde bana ait bir şey bırakmadığın için değil, yalan söylediğin için de değil, peşi sıra bir başkasına koştuğun içinde değil, beni benden daha çok düşünüp benim için bunun daha iyisi olduğuna karar verdiğin için de değil, her gün seni gördükçe duydukça hissettikçe içimde kopan fırtınalara rağmen normal davranmak zorunda kaldığım için de değil... Hiç var olmamışım gibi davrandığın için olmaz! Seni affedemem, sana hoşgeldin diyemem. Görünmez iplerimi daha kesemedim belki de hala sen nereye ben oraya sürükleniyorum. hala deli bir alev kovuruyor yüreğimi ama... Bu gece seni düşünmemeliyim, bu gece seni hiç sevmemeliyim ! 




2 yorum:

Melek Şenyurt dedi ki...

onu sevme beni sev =)

BG dedi ki...

"Öpüşürken özlediğimiz aşkın tadı değildi artık zevkimize uyan o ıslaklıktı."
ah ahhh...

Dikkat Kuzey Kutbu

İzleyiciler

Etiketler

14 şubat (1) 23 Nisan (1) 25 yaş (3) 29 Temmuz (1) 41AT (1) 5 Kasım (1) 500ES (1) 90's (1) adap (1) amiral battı (1) analiz (3) anlamak (1) Arzu (3) aşk (7) aynı (1) ayrılık (2) ayrımcılık (1) bachata (1) banka (1) başkent (1) beğenmek (1) beyaz (1) bilmece (1) bir sevgi istiyorum (1) bovling (1) Bülent Ortaçgil (3) Cahit Arf (1) ceviz cafe (1) Cihan Demirci (1) çay (1) Çingene Kızı (1) çizgi film (1) çocukluk (8) çorap (1) dans (1) Davutpaşa (1) değişim (1) deli gömleği ütü istemez (1) demirdöküm (1) Devekuşu Kabare (1) dilek (1) Dilime Dolandı (2) DİR (20) Disko Kralı (1) doğum (1) doğumgünü (2) Don Kişot (1) dost (4) dövme (1) düğün (1) dün akşam (1) eller (1) emek sineması (2) Emel Sayın (1) engelli (1) ergenlik (1) Erhan (1) esas kız (1) Eskişehir (1) evlilik (3) Eylül Akşamı (2) Fenerbahçe (1) festival (4) fikir (1) film (6) filmekimi (2) Finansbank (1) Freddy Krueger (1) futbol (1) gala (2) GAMYAD (1) ganyan (1) Gaziantep (1) Gaziantep Kalesi (1) gemi (1) gezi (2) göçmen (1) guiness (1) gülümseme (1) güncelleme (1) günlük (2) haber (1) hakkında (1) Hakkında Değil Kendisiyle Konuş (1) hayatım (4) Haydarpaşa (1) Hayvanat Bahçesi (1) hesap (1) hoşgeldin (2) huzur (1) IKEA (1) İkitelli (1) istanbul (1) istemek (1) (1) iş hayatı (1) İzmir (2) kaçmak (1) kader (1) Kahramanlar Müzesi (1) kahve (2) kampanya (1) kan (1) kan kanseri (1) kapak (1) kapı (1) kaybetmek (1) kedi (1) kırgınlık (1) kısa kısa (2) kitap (1) klip (2) koltuk (1) konser (1) korku (2) korku filmi (1) kuaför (1) kurbağa (1) kutlama (1) kuzen (1) kültür (1) leylek (1) madde (3) Mars Heykeli (1) masal (1) matematik (5) melez (1) mezun (1) mezuniyet (1) mim (1) minibüs (1) nar (1) nargile (1) nil (1) Okan Bayülgen (1) oryantasyon (1) Oya-Bora (1) oyuncak (1) önyargı (1) örtü (1) özlem (1) pasta (1) patikli penguen (1) pazar (1) pi (1) platonik (1) poster (1) saçma (1) sansür (1) sarı kağıt (1) savaş (1) Secret Cv (1) sevgi (2) siyah (1) soba (1) soğan (1) sorgulama (1) staj (1) stres (1) süpermen (2) şarkı (6) şataraban (1) şerefsiz (1) şımarıklık (2) şiir (3) Şirinler (1) şizofren (1) takım (1) Taksim (1) tango (1) tanımak (2) tanıtım (3) tanrı (1) taslak (1) taşlıtarla (1) teleşli apt (1) terlemek (1) tesadüf (1) tesbih (1) trombosit (1) unutmak (1) V for Vendetta (1) yabancı (1) yağmur (1) yangın (1) yapma (1) yardım (1) yasak (1) yaşayan kütüphane (2) yemek (1) Yeni türkü (1) yeni yıl (1) yeşilçam (2) Yıldız Teknik (6) Yıldıztog (4) yıldönümü (1) yolculuk (1) yumak (1) yumurta (2) yüksek lisans (1) Zeki Müren (1) Zeugma Müzesi (1)

Sobe!

Takvim İnsanları