11 Ocak 2011

Yeşilçam'ın Aşkı

Spor demek bu topraklarda futbol demektir. Ve bir takımı tutmak aşkla eş değerdir. Bir yerde okumuştum 'yasal uyuşturu' diyordu. Bizim futbola bakışımızda tam böyleydi işte. Tutmak için tutanlar, fanatikler hatta ve hatta uyuşturucuyu abartan holiganlar... Neler yok ki...

Ben ise iki kökenden de fanatik Fenerbahçe'li bir ailenin kızıyım. Buna rağmen babamın girdiği iddia üzerine tarafsız bırakılıp istediğim takımı seçmekte özgür kılındım. O yüzden ailenin 'Evlatlık bu ya!' diye takıldığı ailedeki tek farklı takımlı ve fanatik Beşiktaş'lı kuzenimden iyi bir bjk tarihi alıp inönüye maça gitmişimdir. Babam'ın fanatik Galatasaray'lı patronu beni baştan aşağı gs formasıyla donatmıştır. Babam ise fener maçlarını televizyondan izletmiştir. Uzun süre takım seçmekte zorlandım. Bir tek cimbom ilgimi çekmiyordu çünkü kendimi bildim bileli kırmızıyı sevmem. Daha yeni yeni kırmızı bir şeyler almaya başladım kendime o derece yani. İnönüden dolayı mı bilmem ama ilgimi en çok beşiktaş çekiyordu ama o dönemler de en güçlü fener gibiydi. Birinci sınıfa başlayana kadar takım tutmuyordum. Tuttuğun takım sorularına 'milli takım' yanıtını veriyordum. 

Birinci sınıfta sınıf kalabalık olduğundan üçer kişi oturmak zorundaydık. Oturduğum sıra arkadaşlarından biri solak olduğu için mecburi solda diğerinin de ayakları büyük olduğundan kenarda oturmak zorundaydı. Ufak tefek halimle ortada iyicene kayboluyordum. Özellikle de maç muhabbetlerinde. Sıra arkadaşlarımdan Sercan - ki kendisi manevi abim olur- fanatik beşiktaşlı, Didem yani didşkom da fanatik galatasaraylıydı. İkisi de benim kendi takımlarını tutmamı istiyordu. Bir gün canıma tak etti ve ben fenerliyim dedim. Okulda soran olduğunda fenerliyim diyordum ama fenerli gibi de hissetmiyordum. Bir gün Kadıköy'de teyzemlerde otururken çok iyi hatırlıyorum ogün maç vardı. Evdeki tüm erkekler maça konsantre olmuş izliyolar. Kadınlar çay yapıp örgü muhabbetinde. Ben de kuzenlerin arasında gol oldu mu oldu mu diye soruyorum. Bana futbolu anlatmaya çalışıyorlar. Fener gol attıkça evdekilerin bir çoşkusu var ki gittikçe heyecanlanıyorum. Sonunda maç bitti aldık maçı. Eniştem kuzenlerle beni arabaya attığı gibi Şükrü Saraçoğlu Stadının oraya götürdü. İnsan kalabalığının çoşkusu beni orda epey büyülemişti. Bu ilgimi farkeden kuzen bir sonraki hafta beni maça götürdü. Tribüne hayran kaldım. O an kararımı verdiydim; " BEN FENERBAHÇE'LİYDİM!"


Neden fener peki ? Her zaman onun büyüsü bana farklı geliyordu. Bilmem belki de böyle hissetmeme sebep yeşilçamdır. En beğenilen klasik türk filmlerinde muhakkak yer almıştır. Turist Ömer radyoda Lefterli fenerin maçını dinler, Şener Şen'in unutulmaz "Ziya" karakteri jilet satarken "F.Bahçeli Cemil'i örnek verir,  Hababam sınıfının tamamı fenerlidir, Emel Sayın'ı kaçıran hayta tayfanın hepsi fenerlidir, İlyas Salman çatladıkapıspor'dan fenere transfer olur, Kemal Sunal fener formasıyla gol kralı olur, Zeki Alasya-Metin Akpınar'ın fakirhane duvarlarında hep fener posterleri vardır... 

Siyah beyaz filmlere inat sarı lacivert sadece yeşil sahaların jönü olarak kalmamıştır... 

Bir göz atın karelere...

0 yorum:

Dikkat Kuzey Kutbu

İzleyiciler

Etiketler

14 şubat (1) 23 Nisan (1) 25 yaş (3) 29 Temmuz (1) 41AT (1) 5 Kasım (1) 500ES (1) 90's (1) adap (1) amiral battı (1) analiz (3) anlamak (1) Arzu (3) aşk (7) aynı (1) ayrılık (2) ayrımcılık (1) bachata (1) banka (1) başkent (1) beğenmek (1) beyaz (1) bilmece (1) bir sevgi istiyorum (1) bovling (1) Bülent Ortaçgil (3) Cahit Arf (1) ceviz cafe (1) Cihan Demirci (1) çay (1) Çingene Kızı (1) çizgi film (1) çocukluk (8) çorap (1) dans (1) Davutpaşa (1) değişim (1) deli gömleği ütü istemez (1) demirdöküm (1) Devekuşu Kabare (1) dilek (1) Dilime Dolandı (2) DİR (20) Disko Kralı (1) doğum (1) doğumgünü (2) Don Kişot (1) dost (4) dövme (1) düğün (1) dün akşam (1) eller (1) emek sineması (2) Emel Sayın (1) engelli (1) ergenlik (1) Erhan (1) esas kız (1) Eskişehir (1) evlilik (3) Eylül Akşamı (2) Fenerbahçe (1) festival (4) fikir (1) film (6) filmekimi (2) Finansbank (1) Freddy Krueger (1) futbol (1) gala (2) GAMYAD (1) ganyan (1) Gaziantep (1) Gaziantep Kalesi (1) gemi (1) gezi (2) göçmen (1) guiness (1) gülümseme (1) güncelleme (1) günlük (2) haber (1) hakkında (1) Hakkında Değil Kendisiyle Konuş (1) hayatım (4) Haydarpaşa (1) Hayvanat Bahçesi (1) hesap (1) hoşgeldin (2) huzur (1) IKEA (1) İkitelli (1) istanbul (1) istemek (1) (1) iş hayatı (1) İzmir (2) kaçmak (1) kader (1) Kahramanlar Müzesi (1) kahve (2) kampanya (1) kan (1) kan kanseri (1) kapak (1) kapı (1) kaybetmek (1) kedi (1) kırgınlık (1) kısa kısa (2) kitap (1) klip (2) koltuk (1) konser (1) korku (2) korku filmi (1) kuaför (1) kurbağa (1) kutlama (1) kuzen (1) kültür (1) leylek (1) madde (3) Mars Heykeli (1) masal (1) matematik (5) melez (1) mezun (1) mezuniyet (1) mim (1) minibüs (1) nar (1) nargile (1) nil (1) Okan Bayülgen (1) oryantasyon (1) Oya-Bora (1) oyuncak (1) önyargı (1) örtü (1) özlem (1) pasta (1) patikli penguen (1) pazar (1) pi (1) platonik (1) poster (1) saçma (1) sansür (1) sarı kağıt (1) savaş (1) Secret Cv (1) sevgi (2) siyah (1) soba (1) soğan (1) sorgulama (1) staj (1) stres (1) süpermen (2) şarkı (6) şataraban (1) şerefsiz (1) şımarıklık (2) şiir (3) Şirinler (1) şizofren (1) takım (1) Taksim (1) tango (1) tanımak (2) tanıtım (3) tanrı (1) taslak (1) taşlıtarla (1) teleşli apt (1) terlemek (1) tesadüf (1) tesbih (1) trombosit (1) unutmak (1) V for Vendetta (1) yabancı (1) yağmur (1) yangın (1) yapma (1) yardım (1) yasak (1) yaşayan kütüphane (2) yemek (1) Yeni türkü (1) yeni yıl (1) yeşilçam (2) Yıldız Teknik (6) Yıldıztog (4) yıldönümü (1) yolculuk (1) yumak (1) yumurta (2) yüksek lisans (1) Zeki Müren (1) Zeugma Müzesi (1)

Sobe!

Takvim İnsanları