29 Nisan 2010

Dök İçini Rahatla ( D.İ.R )

Yıldız Teknik'in en ünlü forumlarından biri yıldızz.com'dur. Her yıldızlının takılmasa bile en azından üyelik aldığı bu sitede DİR diye bir bölüm var. Açılımı; dök içini rahatla. Şuan öyle bir hal içerisindeyim ki acil dir'lemem lazım.(Evet bu yazı Yıldızz.com'la alakalı değildir. İlgini çekmediyse burada sonlandır okumanı.)

İçimi dökesim var şuan ve bu yazıda öylesine bir yazı olacak. Okunması için değil es geçilmesi için. "Ozaman niye yazıyorum ? " güzel soru, yazıyorum çünkü yazdıkça rahatlıyorum. Ben konuşmayı beceremeyen bir gevezenin tekiyim. (Şaşırma! Geveze olmak demek aslında konuşmak demek değildir. Sadece lafı geveleyebilme yeteneğidir.) Bu yüzden yazıyorum işte; çünkü acilen içimi boşaltmam gerek. Saçma bir yazı olucak belki de hiç birşey anlayamayacaksın. Önemseme, yoluna devam et. Bu yazı sadece ben mutlu olayım diye yazıldı, başka bir amacı yok.

Konuşmakta zorlanıyorum. Oysa konuşsam kırıldım diyebilirdim. Kırıldım çünkü değerli hissetmiyorum kendimi. 'Değerli hissetmediğim yani değersiz olduğum için kırılsamda çok önemli değilmiş gibi düşünülmesine kırılıyorum aslında' diyebilirdim konuşabilseydim. Yalvardığım, olması için uğraştığım onca olayın bir 'ol' diyişiyle olabilmesini sağlayanlardan çok da farklı olmadığımı - aslında sıfat olarak farklı ve üstünken, yaptırım olarak farklı ve onlardan daha önemsizim- düşündüğüm için canımın yandığını anlatabilirdim pekala. Ama konuşamıyorum. Gevezeyim ama kırıldığım ve ya canımın yandığı zamanlarda konuşamıyorum. Çünkü o an her hatun gibi duygusala bağlıyorum. Gözlerim sussuz kalmışcasına gözyaşına kana kana doyuyor. Yutkunurken kalbim sıkışıyor. Her hatun gibi o an zır zır ağlamak istiyor bünyem. Ama ben ağlamam. Bunca yaşanan olaylar arasında böyle saçma bir nedene ağlamam. İstemdışı gelen ağlama reflekslerini de konuşmayarak uzaklaştırırım.

Ağlamamak için kırıldığımı söyleyemiyorum, söyleyemediğim için de ağlamama sebep daha binlerce kırılıcak olay yaşıyorum. Bu kısır döngüye kısılıp kaldım. Saçmalağın daniskasındayım başbakanımız gibi. Kurtulamıyorum. Unutuyorum ben de. Bir tatlı söz, bir jest uğruna geçip gidiyorum kırılganlar durağından. İçim kırık dökükde olsa yeni bir güne sapasağlam günaydın diyebiliyorum. Bu labirantten tam anlamıyla kurtulmanın yolunu bulana kadar da demeye devam edicem günaydınlarımı.

Biliyorum saçma bir yazı oldu. Bu neydi şimdi diyeceksin ? Hiç birşeydi. Herşeyden bahseden hiç birşey... Senin herşeyin olan hiçlerin yok mu ? Sen hiç bir 'hiç 'e sahip oldun mu ? Olmadıysan artık bu yazı senin için bir 'hiç' , olduysan zaten ne demek istediğimi anlamışındır. 'Hiç' lerle dolu bir dünya da en az hiçe sahip olmamız dileğiyle demekten başka bir şey gelmiyor elimden. Adios amigos....

2 yorum:

Melek Şenyurt dedi ki...

ağlamamak öğretilmişti bana küçüklükken, belki ondan böyleyim hala. Neden ağlıyorsun yine derdi annem: düşüp ağladığımda ya da oyuncağım kırıldığında... sonra zamanla 'ağlama herşeye' sözleri içine işliyor daha da büyük sorunlar yaşadıkça küçük şeylere ağlamamyıda öğreniyor insan... iyi birşey mi bu diye sorgularsan Bence değil. insan ağlayabilmeli gülebildiği gibi. naısl ki beş duyun kolaylık sağlıyorsa sana yaşantında, sevinmek, gülmek, ağlamak hepsi birer fayda senin için...

Gülme krizi gelir tutamazsın kendini basarsın kahkahayı onun gibi de ağla. hani birde sesimizin ayarı yok ya herkes dönüp bakar biz gülünce öyle de ağlayabilmeliyiz hıçkırıklarımızı da duyabilmeli insanlar...

Unknown dedi ki...

Evet 'ağlamamak' öğretildi bize. Sudan sebepler dendi her ağlama isteğimize. Belki de bu yüzden ne zaman bir şeye ağlayacak olsam gözyaşlarımı akıtmaya değecek mi diye düşünüyorum. Sanki onlar çok değerlilermiş gibi...Ağlıycam ama değecek mi?

Haklısın gülmek istediğinde nasıl gülüyorsan ağlamak istediğinde de ağlayabilmelisin gönlünce... Unutmıycam bu önerini ;)

Dikkat Kuzey Kutbu

İzleyiciler

Etiketler

14 şubat (1) 23 Nisan (1) 25 yaş (3) 29 Temmuz (1) 41AT (1) 5 Kasım (1) 500ES (1) 90's (1) adap (1) amiral battı (1) analiz (3) anlamak (1) Arzu (3) aşk (7) aynı (1) ayrılık (2) ayrımcılık (1) bachata (1) banka (1) başkent (1) beğenmek (1) beyaz (1) bilmece (1) bir sevgi istiyorum (1) bovling (1) Bülent Ortaçgil (3) Cahit Arf (1) ceviz cafe (1) Cihan Demirci (1) çay (1) Çingene Kızı (1) çizgi film (1) çocukluk (8) çorap (1) dans (1) Davutpaşa (1) değişim (1) deli gömleği ütü istemez (1) demirdöküm (1) Devekuşu Kabare (1) dilek (1) Dilime Dolandı (2) DİR (20) Disko Kralı (1) doğum (1) doğumgünü (2) Don Kişot (1) dost (4) dövme (1) düğün (1) dün akşam (1) eller (1) emek sineması (2) Emel Sayın (1) engelli (1) ergenlik (1) Erhan (1) esas kız (1) Eskişehir (1) evlilik (3) Eylül Akşamı (2) Fenerbahçe (1) festival (4) fikir (1) film (6) filmekimi (2) Finansbank (1) Freddy Krueger (1) futbol (1) gala (2) GAMYAD (1) ganyan (1) Gaziantep (1) Gaziantep Kalesi (1) gemi (1) gezi (2) göçmen (1) guiness (1) gülümseme (1) güncelleme (1) günlük (2) haber (1) hakkında (1) Hakkında Değil Kendisiyle Konuş (1) hayatım (4) Haydarpaşa (1) Hayvanat Bahçesi (1) hesap (1) hoşgeldin (2) huzur (1) IKEA (1) İkitelli (1) istanbul (1) istemek (1) (1) iş hayatı (1) İzmir (2) kaçmak (1) kader (1) Kahramanlar Müzesi (1) kahve (2) kampanya (1) kan (1) kan kanseri (1) kapak (1) kapı (1) kaybetmek (1) kedi (1) kırgınlık (1) kısa kısa (2) kitap (1) klip (2) koltuk (1) konser (1) korku (2) korku filmi (1) kuaför (1) kurbağa (1) kutlama (1) kuzen (1) kültür (1) leylek (1) madde (3) Mars Heykeli (1) masal (1) matematik (5) melez (1) mezun (1) mezuniyet (1) mim (1) minibüs (1) nar (1) nargile (1) nil (1) Okan Bayülgen (1) oryantasyon (1) Oya-Bora (1) oyuncak (1) önyargı (1) örtü (1) özlem (1) pasta (1) patikli penguen (1) pazar (1) pi (1) platonik (1) poster (1) saçma (1) sansür (1) sarı kağıt (1) savaş (1) Secret Cv (1) sevgi (2) siyah (1) soba (1) soğan (1) sorgulama (1) staj (1) stres (1) süpermen (2) şarkı (6) şataraban (1) şerefsiz (1) şımarıklık (2) şiir (3) Şirinler (1) şizofren (1) takım (1) Taksim (1) tango (1) tanımak (2) tanıtım (3) tanrı (1) taslak (1) taşlıtarla (1) teleşli apt (1) terlemek (1) tesadüf (1) tesbih (1) trombosit (1) unutmak (1) V for Vendetta (1) yabancı (1) yağmur (1) yangın (1) yapma (1) yardım (1) yasak (1) yaşayan kütüphane (2) yemek (1) Yeni türkü (1) yeni yıl (1) yeşilçam (2) Yıldız Teknik (6) Yıldıztog (4) yıldönümü (1) yolculuk (1) yumak (1) yumurta (2) yüksek lisans (1) Zeki Müren (1) Zeugma Müzesi (1)

Sobe!

Takvim İnsanları